Sağlık
“Sosyal medyadaki aşklara inanmayın”
Uzman Klinik Psikolog Yekta Korkmaz, ilişkilerde sosyal medyanın tarafların birbirlerine olan güven duygusunu etkilediğini belirterek, “Filmlerde veya sosyal medyada görülen tozpembe ilişkiler, ideal erkek veya kadın figürleri gerçek hayatta ne yazık ki yok, bunlara inanmayın” dedi.
İlişki kurmanın, karşımızdaki kişi ile pek çok şeyi paylaşmak olduğuna dikkat çeken Bahçeşehir Üniversite Hastanesi Medical Park Göztepe’den Uzman Klinik Psikolog Yekta Korkmaz, duyguları ifade edebilmenin ve karşı tarafın duygularını anlayabilmenin beceri işi olduğunu söyledi. İlişkilerde beklentilerin ve güvenin önemine dikkat çeken Korkmaz, çiftlere önerilerde bulundu.
GÜVEN DUYGUSU ÇOK ÖNEMLİ
İlişkilerde en önemli unsurlardan birinin güven duygusu olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Korkmaz, “Güven olmayan bir ilişkinin gerçek duygularla yaşanması mümkün olmaz. Son zamanlarda sosyal medyanın hayatımızdaki rolü oldukça önemli bir noktaya gelmiştir. Bu da ilişkilerde tarafların birbirlerine olan güven duygusunu oldukça etkilemektedir. Güven duygumuzun zedelenmemesi için özellikle kaygı kaynaklı aklımıza gelen olumsuz düşünceleri gerçeklik süzgecinden geçirmek faydalı olacaktır” diye konuştu.
MÜKEMMEL İLİŞKİ YOK
“İlişkilerde beklenti çok önemlidir ve mükemmel bir ilişki yoktur” diyen Uzman Klinik Psikolog Korkmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tıpkı mükemmel insan olmadığı gibi. Beklentiler ilişkiyle tutarlı oldukça ilişkinin temeli de daha sağlam olur. Filmlerde veya sosyal medyada görülen tozpembe ilişkiler, ideal erkek veya kadın figürleri gerçek hayatta ne yazık ki yok. İlişkileri sağlıklı ve her iki taraf için de mutlu bir biçimde devam ettirebilmek için önce kişinin kendilik değerinin farkında olması, kendini mutlu etmesi gerekir. İyi bir ilişki için öncelikle kişinin kendini tanıması gerekir. Kendini tanıyan kişi davranışlarının, duygularının ve düşüncelerinin farkında olur.”
İLİŞKİLER BAĞIMLILIĞA DÖNÜŞÜR MÜ?
Uzman Klinik Psikolog Korkmaz, ilişki bağımlılığının, başlangıcında zevk alınan ancak sonrasında saplantılı düşüncelere dönüşen tekrarlayan davranışlar olduğunu söyledi.
Bağımlı ilişkilerde genellikle eşlerden birinin ihtiyaçları, planları ve arzularının karşılandığı diğer partnerin ihtiyaçlarının ise göz ardı edildiğini ifade eden Korkmaz, “Bu tür ilişkilerde taraflar birbirlerini sürekli kontrol altında tutmak isterler. Birey olarak etkinlik göstermeleri rahatsızlık vericidir. Birbirlerine yapışırlar ve her şeyi bir arada yapmaya çalışırlar” diye konuştu.
Korkmaz, ilişkilerin bağımlılığa dönüşmesinin sosyal, iş, aile ve aşk hayatını da kâbusa çevirebileceğini belirterek şu önerilerde bulundu:
“Sürekli ilişkinizden bahsetmeyin. Bireysel bir hayatınız mutlaka olsun. İlgi alanlarınız, aileniz ve arkadaşlarınıza zaman ayırın. Her şeyi kontrol etmeye çalışmayın. Sınırlarınızı koruyun. Kendi istediklerinizi ve ihtiyaçlarınızı unutmayın. Kaliteli zaman geçirin. Çok sık görüşmek, çok sevmenin göstergesi değildir. Kişisel gelişime önem verin.”
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir Giriş