Genel
Edebi Kazılar’ın konuğu Tuna Kiremitçi ve Aslı Perker oldu
Bursa Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği Edebi Kazılar söyleşisine konuk olan yazarlar Tuna Kiremitçi ve Aslı Perker, kaleme aldıkları Flamingolar Pembedir ve Perinin Ölümü kitapları üzerine keyifli bir söyleşiye imza attı.
Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nün, okurları, yazarlarla buluşturan Edebi Kazılar etkinliği bu yılın son söyleşisiyle Nilüfer Akkılıç Kütüphanesi’nde gerçekleşti. Çağdaş Türk edebiyatının değerli yazarlarından Tuna Kiremitçi ve Aslı Perker, Bursalı okurlarıyla buluşarak Flamingolar Pembedir ve Perinin Ölümü kitapları üzerine konuştu.
Kitapların okuyana da yazana da şifa veren yönü olduğuna dikkat çeken gazeteci-yazar Aslı Perker, “Kitaplar içerisinde çok zengin ve çeşitli içerikler, yaşanmışlıklar barındır. Bunlara dönüp bakmak insanda değişik pencereler açmasına sebep olabilir. Karakterlerden kendimize pay çıkarabiliriz. Bence kitaplar ruha şifadır. Herkes kuyudan kendi kovası kadar su çeker. Bir kitabın içerdiği amaç farklıdır ama sen bir bölümünü alıp çekebilirsin buna sarılırsın” dedi.
Çok okumasının kendisini yazmaya yönelttiğini belirten Aslı Perker, “Kitaplar insanı alır farklı yerlere götürür. Benim yazmam okumaktan taştı. Küçükken çok fazla ve çeşitli yazarlar okudum. Bugün çeşitli tarzlarda yazmamın altında bu yatıyor. Tek alanda okuyup yazma tarzı seçmedim. Kitapların okuyana da yazana da şifa veren yönü vardır” dedi.
Flamingolar Pembedir kitabını çok özenerek farklı duygular içinde yazdığını ifade eden Perker, okurlardan güzel tepkiler aldığını da belirtti.
Edebiyatın şifa dağıtmak gibi amacı olmadığını ifade eden yazar-şair-müzisyen Tuna Kiremitçi de okurun yazılanda aradığını bulduğunu belirtti. Perinin Ölümü isimli kitabına da değinen Kiremitçi, “Yazarlar okuyana şifa olsun, iyi gelsin diye yazmazlar. Edebiyatta böyle bir amaç yok. Okuduğunun kendisine iyi gelip gelmediğinin kararı kişi verir. Kitap kişinin yalnızlık duygusunu alır ve bütünün parçası olduğunu hatırlatır. Bu kitabın insana iyi gelen yönüdür. İnsan kendi hayatının sınırlarının dışına çıkmak istiyorsa roman okumalı. Edebiyat bizi başka dünyaların içerisine sokar” şeklinde konuştu.
Kendisini polisiye kitap yazmaya yönelten sebebin edebiyattaki dönüşüm olduğunu vurgulayan Tuna Kiremitçi, “80’li yıllardan sonra polisiye edebiyat farklı boyutlar kazandı. Sosyal eleştiri ve insan psikolojisini de inceleyen edebiyat türü oldu. 20. yüzyıldaki toplumcu gerçekçi eleştirel edebiyatın görevini 21. yüzyılda polisiyenin üstlendiğini görüyoruz. Polisiyeye ilgi duymamın sebeplerinden biri de kendi sınırlarını aşarak daha geniş tür haline gelmiş olmasıdır. Polisiyenin keyif alma, keyif verme özelliği vardır. Yazan da okuyan da keyif alır. Günümüz polisiyesi ‘katil kim?’ gizemini her zaman barındırır. Yaşadığımız coğrafya polisiye üzerine çok fazla malzeme vermekte” diye konuştu.
Söyleşi sonunda Tuna Kiremitçi ‘Perinin Ölümü’, Aslı Perker de ‘Flamingolar Pembedir’ adlı kitaplarını okurları için imzaladı.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir Giriş