Bursa
Şadırvanlı Han’da Jeopolitik Konferans
Bursa Osmangazi Belediyesi tarafından Şadırvanlı Han’da düzenlenen ‘Türkiye ve Ortadoğu’nun Jeopolitiği’ konulu programa katılan Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve SETA Vakfı Kıdemli Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, “Uluslararası sistemde çok ciddi bir değişim süreci yaşanıyor. Son 20 yılda elde ettiği tecrübelerle dış ve güvenlik politikaları açısından baktığımızda, Türkiye açısından olumlu bir geleceğin ortaya çıkacağına inanıyorum” diye konuştu.
Osmangazi Belediyesi tarafından restore edilerek Bursa’ya kazandırılan ve bir eğitim yuvasına dönüştürülen Şadırvanlı Han Eğitim Akademisi, yeni bir konferansa daha ev sahipliği yaptı. Osmangazi Belediyesi ve Bursa Aydınlar Ocağı işbirliğinde gerçekleştirilen konferansa, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Aydınlar Ocağı Yönetim Kurulu Üyeleri ve Uludağ Üniversitesi’nden öğrenciler katıldı. Konferansta konuşan Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve SETA Vakfı kıdemli araştırmacısı Ferhat Pirinççi, Türkiye’nin Ortadoğu ile ilgili stratejisi başta olmak üzere, bölgenin mevcut durumu ve jeopolitik konumu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
“Ciddi Bir Değişim Sürecindeyiz”
Dünyada, uluslararası sistem açısından çok önemli bir küresel dönüşüm süreci yaşandığını belirten Prof. Pirinççi, “İçinde bulunduğumuz zaman dilimi, belki de son 35 yılın en kritik anı. Çünkü şu an ciddi bir değişim süreci içerisindeyiz. 90’lı yıllarda dünyada çok basit tanımlalar vardı. İki kutuplu sistem, Sovyetler Birliği, Avrupa Birliği, Amerika. Doğu bloğu, batı bloğu gibi. Grilik yoktu ve her şey netti. Soğuk savaş dönemi kapandı ve üzerinden 32 yıl geçti ancak, şu anki sistemin ne olduğu hala belli değil” dedi.
Soğuk savaş dönemi sonrası ABD’nin hiçbir öngörüsünün tutmadığını belirten Pirinççi, “Uluslararası arenada hem lider, hem de sistem eksikliği var. Bugün dünya siyasetinde BM’ye üye 193 ülke var ancak, toplasanız politikaya yön verecek 5 lider ya sayarsınız, ya da sayamazsınız. ABD’nin, bazı bölgelere daha az angaje olması jeopolitik güç boşlukları ortaya çıkardı. Örneğin Ortadoğu gibi. Devletlerde yaşanan güç boşluklarını, terörize örgütler hemen doldurur. Suriye de bunun en güzel örneğidir.” diye konuştu. Pirinççi, dünyadaki ittifakların da çok dinamikleştiğini, dostluk, düşmanlık, rekabet, uzlaşma ve işbirliği gibi kavramların anlık değişmeye başladığını, devletlerin ilişkilerinde artık sadece siyah ve beyaz değil, binlerce gri olduğunu söyledi.
“Türkiye İçin En Ciddi Risk Yunanistan”
Türkiye’nin geliştirdiği kendine özgü dış politika stratejilerinin etkin kullanımı ile dünyada pek çok krize çözüm formülü geliştirilip uygulandığına dikkat çeken SETA Araştırmacısı Prof. Pirinççi, “Ukrayna-Rusya krizinde bunu gördük. AB’nin yeni politika üretememezliği, Almanya ve Fransa’nın tek başına müstakil işte başarısız olması, bir şekilde Türkiye’nin önünü de açtı. Türkiye, kendisine karşı açılan cephelerde kazandıkça, etki alanı da genişledi. Her şeye rağmen Türkiye’nin son 20 yılda elde ettiği tecrübelerle dış ve güvenlik politikaları açısından olumlu bir geleceğin ortaya çıkacağına inanıyorum. Türkiye için en ciddi risk bana göre Yunanistan’dan kaynaklanıyor. Yunanistan’ın son dönemlerde atmış olduğu birçok adım, geçmiştekilerden farklı olarak Türk dış güvenlik ve politikaları açısından çok ciddi riskler teşkil ediyor. Türkiye de bu risklerin farkında” diye konuştu.
Konferansın sonunda katılımcıların sorularını cevaplandıran Prof. Dr. Pirinççi, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ile Bursa Aydınlar Ocağı Yönetimine etkinlik için teşekkür etti.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir Giriş