Saime Sultan Bilim ve Sanat Merkezi açıldı

32 oda, 24 derslik ve 11 laboratuvarı bulunan merkezin özel yetenek sınavlarında başarılı olan öğrencilere hizmet vereceğini aktaran Asmalı, güçlü Türkiye’yi bu yetişmiş yetenekli, yeni nesillerin inşa edeceğini anlattı.

Asmalı, şöyle devam etti:

“Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle Teknofest kuşağı sahadaki güçlü Türkiye’nin, beşeri ve sosyal bilimlerde yetişecek kuşaklar ise masadaki güçlü Türkiye’nin öncüleri ve neferleri olacak. Eğitim sistemimizi yeni nesilleri asrının, aslının, nefsinin ve neslinin idrakinde yetişecek şekilde kurgulamalıyız. Köklerine bağlı olduğu kadar vizyoner, toprağına ve milletine yabancılaşmamış nesiller yetiştirebilirsek istiklal ve istikbalimizi ancak teminat altına alabiliriz. Biz de bu potansiyel var. Asırlarca kıtalarda barış ve adalet düzeni kurmuş necip milletimizin kodlarında bu kuvvet mevcut. Yeter ki biz evlatlarımızın önünü açalım. Onlara imkan sağlayalım ve onların kabiliyetlerine güvenelim.”

“Yeni bir şahlanış dönemine başlayacağımıza inancımız tamdır”

Küresel ölçekte toplam 165 şubesi ve irtibat noktasına ulaşan MÜSİAD’ın 13 binin üzerindeki üyesi ve 60 binin üzerindeki şirketiyle hem Türkiye ekonomisine katma değer sağladığını hem de yurt içinde ve dışında farklı iş birliklerinin geliştirilmesine öncülük ettiğini anlatan Asmalı, MÜSİAD’ın gücünü zengin medeniyet değerlerinden ve Anadolu irfanından alan bir kalkınma hareketi olduğunu aktardı.

Asmalı, “Geçen sene EXPO fuarında düzenlediğimiz Uluslararası İş Forumunda ve önümüzdeki mayıs ayında Konya’da düzenleyeceğimiz 3. Türk Arap İş Zirvesi’nde de ana konumuz gıda güvenliği ve neslin muhafazası olacak. En önemli servetimiz ve istikbalimiz olan yeni nesilleri korumak ve onlara güvenli ve parlak bir gelecek hazırlamak en büyük sorumluluğumuz.” diye konuştu.

MÜSİAD olarak Cumhuriyetin 100. yılında ve Türkiye Yüzyılı’nın hemen başında bu konuyu çalışmalarının odağına aldıklarını dile getiren Asmalı, “Zor ve keskin kavşaklarla dolu bu yolu başarıyla atlatacağımıza ve yeni bir şahlanış dönemine hep birlikte başlayacağımıza inancımız tamdır. Gelecek dönemin en hayati meselesi de hiç şüphesiz eğitim olacak ve biz de MÜSİAD camiası olarak adeta seferberlik ruhuyla bu konuda elimizden ne geliyorsa yapmaya devam edeceğiz.” değerlendirmesini yaptı.

Merkez 144 öğrenciye hizmet verecek

Bursa Valisi Yakup Canbolat da İnegöl ilçesindeki toplam 2 bin 231 bir derslikte İnegöllü hayırseverlerin payının oldukça büyük olduğunu vurguladı.

Canbolat, 616 dersliğin İnegöllü hayırseverlerin desteğiyle yapıldığını belirterek, “Açılışını yaptığımız ve 144 öğrencimize hizmet veren Saime Sultan Bilim ve Sanat Merkezimiz de MÜSİAD İnegöl Şubesinin marifetiyle tamamlanmıştır. Bu güzel eseri İnegöl’e kazandıran MÜSİAD İnegöl Şubesine ve Necati Barışman’a çok teşekkür ediyorum.” dedi.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ise Büyükşehir Belediyesi olarak Burs-Koop diye bir kooperatif kurduklarını ve Bursa olarak da Türkiye’ye öncü olduklarını ifade etti.

Özellikle sanayide ciddi potansiyeli olan şehirlerdeki iş gücüne ara eleman yetiştirmek adına meslek liselerinin önemli bir fonksiyonu olacağını belirten Aktaş, “Bugün burada da inanıyor ve ümit ediyorum ki yeni bilim adamlarını, yeni mucitleri yetiştirmek adına çok önemli bir merkez hazırlandı.” ifadelerini kullandı.

AK Parti Bursa Milletvekili Vildan Yılmaz Gürel de ülke kalkınmasına birçok alanda katkı koyan MÜSİAD’ın gençlere ve eğitime verdiği destekle Saime Sultan Bilim ve Sanat Merkezi’ni hizmete açmanın mutluluğunu yaşadıklarını bildirdi.

İnşaatı başlatan Necati Barışman’a, sonra da bu çalışmayı hızlı bir şekilde tamamlayıp bitiren İnegöl MÜSİAD Başkanı Mehmet Döngel ve yönetimine çok teşekkür eden Gürel, astroloji, uzay ve havacılık başta olmak üzere bilim, sanat ve tasarım atölyelerinden müteşekkil teknolojinin her türlü donanımını barındıran bu okulda nice genç cevherlerin yetişeceğine inandığını ifade etti.

Hayırsever iş insanı Necati Barışman da bu eserin eğitimde fırsat eşitliğinin örneği olacağına inandıkları bir eğitim kurumu olacağını ve eserin sahiplerinin İnegöl’deki eğitimciler olduğunu belirtti.