Gündem
“Baroların siyasallaşmasının önü açılıyor”
Avukatlık Kanunu’ndaki değişikliklere itiraz eden baro başkanları adına yapılan ortak açıklamada, değişiklik teklifiyle kutuplaşmanın önünün açıldığı öne sürüldü.
Bilkent Otel Konferans Salonunda, baro başkanları adına açıklama yapan Amasya Baro Başkanı Ahmet Melik Derindere, barolara kayıtlı tüm avukatları 3 Temmuz’da Ankara’da düzenleyecekleri “Büyük Savunma Mitingi”ne davet etti.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cahit Özkan’ın Avukatlık Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair teklifi kamuoyuna açıkladığını anımsatan Derindere, “baroların Avukatlık Staj Eğitimi veremediğinin açıklanmasının barolara yapılan büyük bir haksızlık olduğunu söyledi.
Stajyer avukatların barolarda eğitimlerini sürdürdüğünü ve eğitimlerin avukat aidatlarıyla karşılandığını belirten Derindere, şöyle devam etti:
“Üstelik kamuoyunu günlerce ‘Barolar siyaset yapıyor’ söylemleriyle meşgul ettikten sonra ortaya konan çoklu baro projesi, esasında baroları siyaseten bölme, ayrıştırma amacını ortaya koymaktadır. Baroların siyasallaşması ya da daha doğru bir deyişle kutuplaşmasının asıl şimdi önü açılmaktadır. Çoklu baro sınırı olarak 5 bin sayısının neye göre belirlendiği ve hangi ölçütlere göre 2 bin avukata, ayrı baro kurma hakkı verildiği ise hiçbir biçimde ortaya konulmamaktadır.
AK Parti Grup Başkanvekili Sayın Cahit Özkan, 80 baro ve TBB’nin iki ayrı açıklamasına ve baro başkanlarının çoklu baroya karşı Ankara’ya yürümüş olduğunu bilmesine, hatta baro başkanları tarafından mecliste bu durum kendisine açıkça bildirilmesine rağmen, açıklamasında bu değişikliğin baroların ve hukukçuların desteğini aldığını ifade etmektedir.”
“Kanun genel sistematiğine uymamaktadır”
Söz konusu düzenlemeyle adalet için temsilde ortaya konan düşüncelerin gerçekçi olmadığını savunan Ahmet Melik Derindere, “Bu taslak kanunlaşırsa 44 üyesi olan bir baromuz ile 4 bin 958 üyesi olan başka bir baromuz, TBB temsilinde 4’er delegeye sahip olacaklardır. Bu ne demokrasi ne de temsilde adalet olguları ile bağdaşır. Ayrı bir organ olarak seçilen baro başkanının görevinin sona ermesi halinde yönetim kurulu içinden bir baro başkanının belirlenmesi hususu, seçmen iradesine saygısızlığın bir ifadesidir ve kanun genel sistematiğine uymamaktadır.” ifadelerini kullandı.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir Giriş