Gündem
Bi̇lgi̇sayar Tami̇rci̇li̇ği̇nden Mi̇crosofta
DR. RECEP ERDEM ERKUL, HAYAT HİKAYESİNİ VE DİJİTAL GELİŞMELERLE İLGİLİ TECRÜBELERİNİ NETKENT AKDENİZ ARAŞTIRMA VE BİLİM ÜNİVERSİTESİ’NİN INSTAGRAM’DAKİ CANLI YAYININDA ANLATTI.
Sivas’ta okurken boş zamanlarında hobi olarak bilgisayar tamir eden Dr. Recep Erdem Erkul, yıllar sonra Microsoft’un Türkiye’de üst düzey yöneticisi oldu. Dr. Erkul, hayat hikayesini ve dijital gelişmelerle ilgili tecrübelerini Türkiye’nin ilk dijital online üniversitesi olan Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesinin sosyal medya hesabındaki canlı yayınında anlattı.
Microsoft Türkiye Kamu Sektörü ve Yatırımlarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Recep Erdem Erkul, Instagram’da “Netkent Dijital Dünya” canlı yayınının konuğu oldu. Erkul, Microsoft’un eğitim ve dijital dönüşüm alanında yaptığı çalışmalar hakkında Netkent İş Geliştirme Danışmanı Doğukan Aktürk’e bilgiler verdi. Sivas’ta geçirdiği çocukluk yıllarından itibaren teknolojiye ilgi duyduğunu anlatan Dr. Erkul, hayatta halen öğrenci olduğunu belirterek, “Teknoloji sever, teknoloji gönüllüsüyüm diyebilirim. Çocuk yaşlarda teknolojiyle ilgilendim. Şu anki imkanlar tabii ki yoktu ama lise yıllarımda teknolojiye ilgim daha fazla arttı. O dönemde kendi bilgisayarlarımızı bozup, Sivas’ta bir bilgisayar dükkanında elimizden geldiğince nasıl tamir edileceğini öğrenmeye çalıştık. Oturduğumuz lojmandaki aile dostlarımızın bilgisayarlarını gönüllü olarak tamir etmekle devam ettim” ifadelerini kullandı.
Lisans, yüksek lisans ve doktora eğitimleri sırasında teknolojiyle ilgili çalışmalarını sivil toplum kuruluşlarında gönüllü olarak sürdürdüğünü vurgulayan Erkul, yüksek lisans tezinde yararlandığı kaynaklardan bir elektronik web portalı hazırladığını ve daha sonra doktora çalışmaları için yurt dışına gittiğini aktardı. Yurt dışına gittiği dönemde Microsoft’tan iş teklifi aldığını ve eğitim sektörüyle başladığını, bu serüveninin sosyal projelerle devam ettiğini, Orta Doğu, Afrika bölgelerinde 1.5-2 yıl kadar görev yaptığını anlatan Dr. Erkul, başka bir firmada görev aldıktan sonra tekrardan Microsoft’a döndüğünü ve 2 yıldır şu anki konumunda olduğunu söyledi.
“Dijital çalışanlar gecesini gündüzüne katıyor”
Dünyayı etkisi altına alan korona virüs (Covid-19) salgınının yaşandığı dönemde hızlı bir dijital dönüşümün içine girildiğini belirten Dr. Erkul, sağlık, savunma sanayii, perakende sektörü ve belediyelere kadar arkada birçok uygulamalarının çalıştığını hatırlattı. Dr. Erkul, gecesini gündüzüne katan teknik personellerin olduğunu ve uygulamalara destek olduğunu belirterek, “Okullar uzaktan eğitime, birçok iş yeri uzaktan çalışmaya başladı. Bu bağlamda kullanılan iletişim platformunda mobil erişim desteğinin olmasının önemli olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Öğrenciler ve çalışanların uzaktan da olsa takım olarak yapmaları gereken işlerin evlerden yapılmaya devam ediliyor olması, görüntülü konuşmaların desteklenmesi gibi uygulamaların arkasında bizim şirketimiz öyle yada böyle yer alıyor. Bugün bir sunum hazırlıyorsunuz; ürünlerimiz var. Görüntülü konuşma yapıyorsunuz; ürünlerimiz var. Şu anda Instagram kullanıyorsunuz; verilerin depolandığı merkezlerimiz var. Microsoft olarak yaptığımız, vatandaşın hayatının online bir şekilde devam etmesini nasıl sağlayabiliriz ona kafa yoruyoruz ve o desteği vermeye çalışıyoruz” dedi.
“Oyun tabanlı eğitim vermeye çalışıyoruz”
Microsoft’un kendini online olarak eğitmek isteyen öğrencilere yönelik sağladığı desteklere değinen Erkul, ilk dijital üniversite olma özelliği taşıyan Netkent Üniversitesini tebrik ederek, “Microsoft’un farklı farklı eğitim çözümleri bulunuyor. Minecraft oyununu eğitim sürümüne dönüştürdüğümüz bir çözümümüz var. Proje ve oyun tabanlı olarak kodlama yoluyla öğrenen yaklaşık 30 bin öğrenci ve sınıfla bu etkinliği eğitsel tasarım aracına dönüştüren bine yakın öğretmenimiz var. Türkiye’de 30 bin 581 aylık aktif kullanıcımız mevcut. Bir okulumuz Minecraft’ta bulunan eğitim sürümüyle ülkemizin 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Bandırma Vapuru ile yapılan yolculuk sonrası Samsun’a ulaşması ve Kurtuluş Savaşımızı fiilen başlatmasını konu alan bir dünya inşa etti ve Guinness Rekorlar Kitabı’na girerek göğsümüzü kabarttı. Başka bir okulla yaptığımız iş birliğiyle bu sene Minecraft eğitim sürümüyle oyunlaştırma ve oyun tabanlı öğrenme roadshowunu çıkararak ülke genelinde bin 200 öğretmenimize daha Minecraft ile öğrencilerin öğrenim deneyimini dönüştürmeye yönelik eğitimler verdik. Oyun tabanlı bir eğitim vermeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“Ağırlıklı ücretsiz olan öğrenme odaklı portallarımız var”
Microsoft Learn ve Microsoft Cloud Society gibi eğitim portallarından bahseden Erkul, “Microsoft Learn ana eğitim platformlarımızdan bir tanesidir. Buradan birçok eğitime ücretsiz ulaşarak, eğitimler tamamlandıktan sonra belirli sınavlara girerek sertifika alabiliyorsunuz. Microsoft Cloud Society’de de eğitimlerin tamamına yakını ücretsiz ve sonrasında da sertifikaların alınabileceği bir platformumuz var. Bulut platform eğitimleri, uygulama geliştirme, veri ve yapay zeka, develops eğitimleri, siber güvenlik eğitimleri, iş uygulamaları ve modern workplace dediğimiz eğitimler mevcut bu platformda, yaklaşık 198 ders var ve 45’in üzerinde sertifikamız var. Ayrıca kurslarımız ihtiyaçlara uygun şekilde de tasarlanabiliyor” dedi.
“Microsoft 17 milyonun üzerinde istihdam gücüne sahip”
Microsoft’un dünyada tüm iş ortaklarıyla beraber 17 milyonun üzerinde bir istihdam gücüne sahip olduğunu, Türkiye’de 12 bine yakın iş ortaklarının olduğunu, binin üzerinde kurumsal şirket ve 700 bini aşkın KOBİ’yi hem yenilikçi hem de güvenilir teknolojilerle buluşturduklarını ifade eden Erkul, “Microsoft Learn ve Microsoft Cloud Society’de özelliklere KOBİ’lere yönelik desteklerimiz var. Önemli olan bu KOBİ’lerimizin bizim çözümlerimizden yararlanabilecekleri portallara girip destek alabilmeleri” dedi.
Açık kaynaklı veri tabanı konusunda yaptığı Ar-Ge çalışmaları sonucunda bir şirketin Microsoft Genel Merkezi tarafından bünyelerine katıldığını belirten Erkul, Türkiye’de çok farklı irili ufaklı şirketlere yatırımlar yapmaya çalıştıklarını aktardı.
“İnovasyon merkezimiz girişimciler için bir fırsat yeri”
Ankara’da bir inovasyon merkezlerinin, İstanbul’da da bir teknoloji deneyim merkezlerinin olduğunu söyleyen Dr. Recep Erdem Erkul, “Özellikle bizim ürünlerimizi kullanan girişimcilerimiz, gelip ürünlerini oradaki Microsoft Teknoloji Merkezi’nde sergileyebiliyorlar. Orta Doğu, Afrika ve Körfez ülkelerinden yaklaşık 79 ülkenin hem iş dünyası ve özel sektörü hem de sivil toplum kuruluşları o teknoloji merkezini ziyaret ediyor. Türkiye’deki girişimciler için özellikle bir fırsat yeri orası, birçok ürünümüz oradan dünyaya açıldı” diye konuştu.
“Farklı projelerle gelen öğrencileri destekleriz”
Microsoft’un üniversite öğrencilerine yönelik çalışmalarından bahseden Erkul, “Üniversite öğrencileri de farklı projelerle bizlere başvurduklarında onlara da destek mekanizmalarımız oluyor. Microsoft büyük bir gemi. Öğrencilerin fikriyle gelmesi lazım ve bu tarz şirketleri bir şekilde inandırması lazım ki, o zaman desteğin zaten sınırı yok” ifadelerini kullandı.
Fikirsel bazlı olarak öğrencilere farklı platformlarda destek olmaya çalıştıklarını aktaran Erkul, “İnovasyon merkezimize öğrencilerimizin başvurup projelerini bize sunmasıyla onlara bir ofis ortamı sağlıyoruz. Gelip bizimle aynı ortamda çalışan birçok girişimci var şu anda, bu girişimcilerin ürünlerinin de tanıtımlarını bizim pazarlama ve satış ekiplerimiz yapıyor. İstekli insanlara, her yerde destek var” değerlendirmesinde bulundu.
“Henüz icat edilmemiş yüzde 65 oranında meslek var”
Öğrenci ve eğitimcilerin gelecekteki dünyayı çok farklı göreceğini ve bugün ilkokuldaki öğrencilerin yapacağı ancak henüz icat edilmemiş yüzde 65 oranında meslek bulunduğunu söyleyen Erkul, “Gelecek 20 yılda makineler tarafından devir alınması beklenilen mesleklerin oranı ise yüzde 47, sadece 2022’ye kadar çoğunluğu Bulut ile ilgili teknoloji alanlarında olmak üzere ortaya çıkması beklenen 6.5 milyon yeni bilgi ve iletişim teknolojileri mesleği var. Bazı meslekler ortaya çıkacak ve bizim bunu eğitimle yakalamamız lazım. Dijitalleşmenin getirdiği dönüşümün bazı meslekleri geri plana atacağını görüyoruz. Bazı mesleklerin önü açılıyor. Hayal edemeyeceğimiz pek çok meslek beraberinde gelecek” ifadelerini kullandı.
Dijital dönüşümün öncülerinden olabilmek için bazı teknik ve beşeri becerilere ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Erkul, “Teknik beceriler dediğimiz; öğrenebilir ve kolay ölçülebilir beceriler. Yabancı dil, diploma ve sertifika programları, klavye hızı, makine öğrenimi, bilgisayar programlama gibi şeyler teknik beceriler, bunların bir şekilde olması gerekiyor. Beşeri beceriler ise insan ilişkilerine yönelik insani beceriler. Bu beşeri becerilere sahip olduğumuz için robotlar birçok şeyi elimizden alamayacak. Eğitim dünyamızın beşeri becerilerimizi artırması lazım. İletişim becerisi, esneklik, liderlik, takım çalışması ve zaman yönetimi; bu 5 beceriye bizim eğitim kurumlarımızın müfredatlarıyla beraber yatırım yapması lazım. Teknolojide yaşanan bu hızlı dönüşüm ve değişimi yakaladığımız anda da eğitim alanında ciddi başarılar yakalayabileceğimize yürekten inanıyorum” dedi.
“Türkiye büyük ülke”
Türkiye’nin bulunduğu nokta itibarıyla değerlendirmelerde bulunan Erkul, şu ifadeleri kullandı:
“Tarihimizi çok iyi bilmemiz gerekiyor. Güçlü bir medeniyetimiz var. Şu anda dünyanın önde gelen ilk 10 ülkesinden birçoğu yokken bizim medeniyetimiz, bilgi birikimimiz ve kültürümüz vardı. Toplum olarak adaptasyonu yüksek bir toplumuz. Bu dönemde internet alt yapımızın kuvvetli olduğunu gördük. İnternet kesilmedi, canlı yayınımızı yapıyoruz. Birçok insan işlem yapıyor. Kore, dünyanın teknolojik anlamda 3-4 ülkesinden birisi, eğitim alanında da ilk 5 ülkesinden biri. Televizyon ve online eğitime bizden 3.5 hafta sonra başlayabildiler. Bizim bu dönemde yapmamız gereken teknolojik üretimler yapıp dünyaya daha iyi pazarlıyor ve ihraç edebiliyor olmak. İhraç ederek ülke ekonomisine çok büyük katkı sağlayabiliriz. Dijital dönüşüm, dijital ekonomi yıllardır konuşuyoruz.”
Türkiye’nin ilk dijital online üniversitesi olma özelliği taşıyan Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesinin merkezi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bulunuyor. Yükseköğretim Kurumu (YÖK) tarafından tanınan Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi, Türkiye’nin 1 milyon yazılımcı projesine büyük önem veriyor ve yazılım mühendisi yetiştirilmesi adına yüzde 100 olacak şekilde 200 öğrencilik burs avantajının olacağı bir platform oluşturuyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir Giriş