#

Bursa

Bursa İl Sağlık Müdürü’nden “çocukluk çağı taramaları” uyarısı

Bursa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Halim Ömer Kaşıkcı, çocukluk çağı tarama testlerinin, bir çocuğun tüm yaşamını sağlıklı geçirmesini sağlamak adına önem taşıdığına dikkati çekerek, aileleri taramaları ihmal etmemeleri konusunda uyardı.

Kaşıkcı, yaptığı yazılı açıklamada, koruyucu sağlık hizmetlerinin önemini vurgulamak ve yürütülen çalışmaları daha görünür kılmak amacıyla her yıl 3-9 Eylül tarihlerinde kutlanan Halk Sağlığı Haftası için bu yılki temanın “Çocukluk çağı taramaları” olarak belirlendiğini ifade etti.

Tarama testlerinin, erken teşhis ile önlenebilen ya da tedavi edilebilen hastalıkların, hiçbir belirti vermeden tanınması için yapılan testler olduğunu aktaran Kaşıkcı, “Bu hizmetten yararlanmak her çocuğun en doğal hakkıdır. Çocukluk çağı tarama testleri, bir çocuğun tüm yaşamını sağlıklı geçirmesini sağlamak adına özellikle önem taşımaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.

Çocukluk çağı taramalarının çocuğu sadece yaşatmak için değil, yaşam kalitesini arttırıp sürdürülebilir hale getirilmesi için de büyük bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Kaşıkcı, çocuk sahibi ailelerin taramaları kesinlikle ihmal etmemeleri gerektiğine dikkati çekti.

Kaşıkcı, tarama ve izlemlerin farklı amaçlarla ve farklı yaş gruplarında yapıldığını belirterek, “Ülkemizde doğan her çocuk; doğumdan sonra ilk yıl içinde 9 kez, 6 yaşına dek 17 kez ve bundan sonra da okul çağı boyunca yılda bir kez izlenmektedir. Büyüme ve gelişmenin özellikle hızlı olduğu erken çocukluk (0-3 yaş) ve ergenlik (10-19 yaş) gibi dönemlerde izlemlerin sıklığı ve içeriği farklılaşmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Çocukluk çağı taramalarının yeni doğan döneminden başlayarak çocukluk çağında da devam ettiğini vurgulayan Kaşıkcı, şunları kaydetti:

“Örneğin yeni doğan bebeklere uygulanan ‘topuk kanı taraması’ dediğimiz yeni doğan metabolik ve endokrin hastalık taramasında, doğan her bebek fenilketonüri, konjenital hipotiroidi, kistik fibrozis ve biyotinidaz eksikliği yönünden taranmaktadır. Doğumdan sonra bebekte herhangi bir işitme kaybı olup olmadığını kontrol etmek amacıyla işitme taramaları yapılmaktadır. Buna ek olarak işitmenin doğumdan sonra çocukluk çağında da travmalar ve progresif işitme kaybı yapan genetik hastalıklara bağlı olarak doğum sonrası dönemde de ortaya çıkabilmektedir.

Bu nedenle ilköğretim birinci sınıfa gelen her çocuğa işitme taraması yapılmaktadır. Bunların yanında görme taraması da bebeklik ve çocukluk çağında ayrı ayrı yapılmaktadır. Halk arasında doğumsal kalça çıkığı olarak da bilinen gelişimsel kalça displazisi (GKD), bebekler bir aylık olduğunda kesinlikle aile hekimine götürülerek yaptırılması gereken taramalar arasında yer alıyor. Bu taramalar sayesinde, bu hastalıklar nedeniyle oluşabilecek, geri dönüşümü olmayan hasarlar engellenebilmekte veya etkileri azaltılabilmektedir.”