#

Bitlis

Dünyanın ikinci büyük krateri Nemrut

Bitlis’in Tatvan ilçesinde bulunan dünyanın ikinci büyük krater gölü olma özelliğine sahip Nemrut Krater Gölü ve Nemrut Kalderası, yaklaşık 2 bin 700 rakım yükseklikteki zirveden görüntülendi.

Avrupa Seçkin Destinasyonlar (EDEN) Projesinde ‘Mükemmeliyet Ödülü’ alan Nemrut Krater Gölü, doğal güzelliğiyle kendine hayran bırakıyor. Yazı ayrı kışı ayrı güzel olan Nemrut Kalderası, her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor. Bitlis’in en önemli turizm destinasyonlarının başında gelen Nemrut Krateri, büyüleyici doğal görüntüsüyle bölgeye gelen ziyaretçilerin dikkatini çekiyor. Doğa fotoğrafçılarının da özel ilgisini çeken krater gölü, 2 bin 700 rakım yükseklikteki zirveden görüntülendi. Kendine hayran bırakan doğal güzelliği fotoğraflamak isteyen doğa fotoğrafçıları, 2 bin 700 rakım yükseklikteki zirveye tırmanarak Nemrut Krater Gölü ve Nemrut Kalderası’nın doğal güzelliğini fotoğrafladı. Bir tarafında yaz, diğer tarafında kış mevsiminin halen devam ettiği Nemrut, zirve görüntüsüyle kendine hayran bıraktı. Yaklaşık iki saatlik karlı zirve yürüyüşü sonrası Nemrut’un 2 bin 700 rakım yükseklikteki zirvesine ulaşmayı başaran doğa fotoğrafçıları bol bol Nemrut’u fotoğrafladı.

“Zirvedeki güzellik tüm yorgunluğumuzu aldı”

Nemrut’u zirveden fotoğraflamak için yaklaşık iki saatlik zorlu bir zirve yürüyüşü gerçekleştirdiklerini belirten Doğa Fotoğrafçısı Oktay Subaşı, zirvede gördükleri güzel görüntünün tüm yorgunluklarını aldığını söyledi. Nemrut Kalderası’nın kendine hayran bırakan bir güzelliğinin olduğuna dikkat çeken Subaşı, “Bugün Türkiye’de görülmesi gereken en güzel yerlerden biri olan Nemrut Kalderası’nın zirvesindeyiz. Bu doğa güzelliği zirveden fotoğraflamak için fotoğrafçı arkadaşlarımızla birlikte sabahın erken saatlerinde zirve yürüyüşü yaptık. Yaklaşık iki saatlik bir zirve yürüyüşünün ardından zirveye vardık. Zirveye vardığımızda Nemrut Kalderası’nın muhteşem güzelliği bizleri karşıladı. Kraterin gerek içi gerekse dışı birçok endemik bitki türü barındırıyor. Bunun yanı sıra çeşitli yaban hayvanları, kuşlar ve kelebekler açısından son derece zengin bir fauna ve floraya sahip bir yer. Bunun dışında manzara olarak da çok güzel bir yer ve bizler bugün en güzel görülebilen zirve noktasındayız. Çok yorucu bir yürüyüşün ardından zirveye ulaşıp bu manzarayı görünce tüm yorgunluğumuz gitti. Bu kraterin zirveden görüntüsü gerçekten herkesin görmesi gereken güzelliklerden biri diyebilirim” diye konuştu.

Zirve yürüyüşünün yorucu ancak bir o kadar keyifli geçtiğini anlatan Doğa Fotoğrafçısı İskender Selçuk da, gördükleri manzaraya adeta hayran kaldıklarını ifade etti. Nemrut kraterinin kendine hayran bırakan bir yönünün olduğunu dile getiren Selçuk, herkesin mutlaka ziyaret etmesi gereken bir yer olduğuna vurgu yaptı.

“Keşfedilmeyi bekleyen bir hazine”

Dron Pilotu ve Doğa Fotoğrafçısı Hakan Okay da, gerçekleştirdikleri zirve yürüyüşü ile ilk defa Nemrut Kalderası’nı 2 bin 700 rakım yükseklikten görme imkanı bulduğunu anlattı. Nemrut Krater Gölü ve Kalderası’nın, Türkiye’nin keşfedilmeyi bekleyen doğal hazinelerinden biri olduğuna dikkat çeken Okay, “Nemrut Kalderası hem doğal güzellikleri hem de turistik cazibesiyle öne çıkmaktadır. Nemrut Kalderası, dört mevsim farklı güzellikler sunan bir yer. Gölün berrak suları ve etrafını saran yeşillikler, doğa severler için bulunmaz bir mekandır. Kış aylarında ise karla kaplanan bölge, beyaz örtüsüyle masalsı bir görünüme bürünürken, özellikle fotoğrafçılar için eşsiz kareler sunuyor. Nemrut Kalderası, biyolojik çeşitlilik açısından da zengindir. Bölgede çeşitli bitki türleri ve yaban hayatı bulunmaktadır. Bu durum, doğa gözlemcileri ve ekoturizm meraklıları için de bölgeyi cazip hale getirmektedir. Ayrıca, kraterin etrafında yer alan sıcak su kaynakları ve buhar bacaları, bölgeye özgü doğal oluşumlardandır. Turistik açıdan, Nemrut Krater Gölü ve Kalderası, hem macera hem de huzur arayan ziyaretçiler için idealdir. Doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için ise mükemmel imkanlar sunar. Sonuç olarak, Nemrut Krater Gölü ve Kalderası, Türkiye’nin keşfedilmeyi bekleyen doğal hazinelerinden biridir. Hem doğal güzellikleri hem de sunduğu çeşitli aktivitelerle ziyaretçilerine unutulmaz deneyimler yaşatır. Bu eşsiz bölge, Bitlis’in turizm potansiyelini artıran ve bölgenin tanıtımına büyük katkı sağlayan önemli bir destinasyondur. Bizler de bugün tüm bu doğal güzellikleri içerisinde barından bu kalderayı fotoğraflamak için zirvedeyiz. Karşımızda kendisine hayran bırakan bir kaldera ve göl var. Gördüğümüz manzara bizleri adeta mest etti. Herkesin mutlaka burayı gelip görmesini tavsiye ediyoruz” şeklinde konuştu.

Yorum için tıkla

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir Giriş

Yorum yazın