Siyaset
Gelecek Partisinden “Tam Demokrasi İçin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” önerisi açıklaması
Gelecek Partisi, hazırladığı “Tam Demokrasi İçin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” önerisini kamuoyuna tanıttı.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, düzenlenen tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, ateşkeslerle dondurulmuş krizlerin her an patlayabileceğinin Azerbaycan ve Ermenistan arasında yaşanan gelişmelerle görüldüğünü söyledi.
Ermenistan’ın saldırılarıyla başlayan “savaşta” ateşkeslerin sürdürülebilme şansının olmadığının ortaya konduğunu ifade eden Davutoğlu, bu vesileyle Şuşa’yı işgalden kurtaran Azerbaycan güçlerini selamlayarak, Karabağ’ın da bir bütün olarak özgürlüğüne kavuştuğu günleri beklediğini dile getirdi.
“Türkiye’nin 150 yıllık anayasa meselesi var”
Bütün ulusal sistemlerin bir kriz içinde olduğunu savunan Davutoğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yürüyemeyeceğini iddia ederek Gelecek Partisini kurduklarını, son dönemde yaşanan ekonomik ve siyasi krizlerin bu iddialarını doğruladığını söyledi.
Davutoğlu, Türkiye’nin 150 yıllık bir anayasa meselesinin bulunduğunu, bugüne kadar yapılan anayasaların güç mücadelelerinin mağduru olduğunu öne sürdü.
Ahmet Davutoğlu, tüm siyasi parti liderleri, sivil toplum ve medya kuruluşları ile meslek odalarından randevu talep ederek, hazırladıkları çalışmayı anlatacaklarını sözlerine ekledi.
“Tam Demokrasi İçin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem”
Parti tarafından hazırlanan “Tam Demokrasi İçin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” çalışmasında şu ifadeler yer aldı:
“Devlet hayatının tüm yetkilerini, 84 milyon vatandaşımızın bugününü ve yarınlarını, tek bir şahsın keyfi uygulamalarına bağımlı kılan böylece ülkemizi iktisadi, siyasi ve hukuki yönden onarılması hayli güç bir enkazla karşı karşıya bırakan bu hükümet sistemini kaldırarak güçlendirilmiş parlamenter sistemi hayata geçirmek istiyoruz.
Gelecek Partisi olarak tek kişilik yönetim esasına dayanan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin derhal terkedilmesi gerektiğini savunuyoruz. Bunun yerine, Meclisin seçeceği sembolik bir cumhurbaşkanıyla bakanlar kurulundan oluşan güçlendirilmiş parlamenter hükümet sistemine dönmeyi vadediyoruz. Böylece tüm hükümet politikalarının bakanlar kurulunda tartışma ve uzlaşma yoluyla, ortak aklın eseri olarak şekillenmesi gerektiğini savunuyoruz. Bunun sonucu olarak, başbakan liderliğindeki bakanlar kurulunun yetkili olduğu her alanda kararlarını en az yanılma payıyla alacağına inanıyoruz.”
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir Giriş