#

Haber

Palu Ailesinin Cinayetlerle İlgili İfadeleri Ortaya Çıktı

Kocaeli’nin Körfez ilçesinde 11 yıl önce kaybolan Meryem Tahnal’ın öldürülmesine ilişkin hazırlanan iddianame kabul edildi. İlk duruşması 8 Nisan’da görülecek olan davanın iddianamesinde, “kasten öldürme ve öldürmeye iştirak” suçlamalarının yöneltildiği tutuklu sanıklar Meryem Tahnal’ın eniştesi Tuncer Ustael, annesi Hava Palu, kardeşleri İsa Palu, Ayşe Palu ve Emine Ustael’in ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi.

Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın biri çocuk iki kişinin ölümü ve diğer birçok muamma ile gündeme gelen Palu ailesine ilişkin hazırladığı ve Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamesinde zanlıların detaylı ifadeleri de yer aldı. İfadelerde baş fail Tuncer Ustael ile öldürülen Meryem’in annesi Hava Palu’nun birbiriyle çelişen ve karşılılıklı suçlamalar içeren beyanları dikkat çekiyor. İfadelerde olayların akışı ve gerçekleşmesine dair bugüne kadar bilinmeyen detaylar da yer alıyor.

“AĞZINDAN KÖPÜKLER GELMEYE BAŞLADI”

Kayınvalide Hava Palu’nun iddianamedeki ifadesi ise şöyle:

“Eşim (damad Ahmet Tanhal’ı öldürmekten) cezaevine girdikten sonra diğer damadım Tuncer bizimle ilgilenmeye başladı. O dönem evimize Tahnal ailesi tarafından zarar geleceğinden ve evin büyülü olduğundan evde kalmak istemedik. Satın aldığımız araç içerisinde yaşamaya başladık. Bu dönemde Tuncer, kızım Meryem’i bilgileri ve saklandığımız yeri Tahnal ailesine söylediğini ve onlarla iş birliği içerisinde olduğunu düşündü. Kızıma ‘cezalısın’ diyerek gün içerisinde bir kez yemek verdi. Meryem ölmeden bir gün önce de damadım Tuncer’in Meryem’i dövdüğünü hatırlıyorum. Bu son dövmesinden sonra kızım Meryem hastalandı ve kendini bilmez hale geldi. Aracın yanında otururken Meryem’den değişik sesler gelmeye başladı. Sağ tarafının üzerine doğru yere yığıldı. Ağzından köpükler gelmeye başladı. Kontrol ettik, öldüğünü anladık.

“GÖMÜP GELDİLER”

“Meryem’in cenazesinin kaldırılması için belediyeye haber vermek istedik. Ancak Tuncer ‘gerek yok’ dedi. Meryem’i dövdüğünden dolayı üzerinde darp izi çıkmasından korktuğu için buna izin vermedi. Daha sonra İsa ile Tuncer’in yanlarında bulunan battaniyeye Meryem’i sararak gömmek için araca koyduk. Tuncer ve İsa yaklaşık bir saat sonra Meryem’i gömüp geldiler. Tuncer kızımı Tütünçiftlik sahiline gömdüklerini söyledi. ”

“İÇİNDE SÜBYANLAR VAR”

Hava Palu, torunu Melike’nin nasıl öldürüldüğünü de şöyle anlattı:

” Tuncer’e neden kızının cenaze namazının kılınmadığını sorduğumda ‘Darp izleri çıkarsa beni sorumlu tutarlar’ dedi. Kızımın gömüldüğü yeri sonra gösterdi. Mezarı başında dua ettim. Tahnal ailesinden kaçmaya devam ettik. Adapazarı’nda Tuncer’in arkadaşının evinde 13 ay kaldık. Burada Meryem’in 6 yaşındaki kızı Melike hastalandı. Tuncer çocuğun içinde sübyanların olduğunu söyledi. İçindeki sübyanlar ölsün diye Melike’ye ispirto içirdi. Bunun üzerine Melike’nin ağzından sıvılar geldi ve öldü. Tuncer kimseye haber verilmemesini istedi. Çocuğu yıkayıp kefenleyerek Tuncer’e verdim. Arabayla gidip Melike’yi gömdüler.”

“AÇ BIRAKTIĞIMIZ ANLAŞILIR”    

Meryem Tahnal’ın cesedinin gömülmesine ilişkin kardeşi İsa Palu’nun ifadelerine yer verilen iddianamede, herkes bir araya geldiğinde annesiyle kendisinin Meryem’in ölümünü yetkililere bildirmek istedikleri ancak eniştesi Ustael’in, “Şimdi bildirirsek Meryem’in cesedinde darp izleri tespit edilir, aç bıraktığımız anlaşılır, bizi tutuklarlar, kimseye bir şey söylemeyeceğiz, gece olunca Meryem’in cesedini gömeceğiz.” dediği belirtildi.

Eniştesinin söylediğini kabul edip kardeşinin cesedini bir battaniyeye sararak aracın arka koltuğuna oturur vaziyette koyduklarını, ceset araçtayken eniştesiyle Körfez’de bulunan bir nalburdan kazma ve kürek alıp geri geldiklerini anlatan İsa Palu, o gece eniştesinin, kız kardeşine ait cesedi sahilde kazmış olduğu çukura elbiseleriyle gömdüğünü, Tuncer cesedi gömerken kendisinin de yanında olup sadece kürekle toprak attığını söylediği iddianamede kaydedildi.