#

Bursa

Zeytin Üretimini ve Çiftçiyi Desteklemek İçin Çağrıda Bulundu

Bursa Milletvekili ve PM üyesi Orhan Sarıbal, Gemlik’te düzenlediği basın toplantısında zeytin üretimi ve çiftçilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti.

Bursa Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Orhan Sarıbal, Gemlik’te gerçekleştirdiği basın toplantısında zeytin üretimi ve çiftçilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekti. Zeytin ağaçlarının sağlıklı beslenmede kritik bir rol oynadığını vurgulayan Sarıbal, “Zeytin, hem sofralık hem de yağlık olmak üzere iki türde üretimi yapılmakta ve kimyasal işlem görmeden tüketilebilen önemli bir besin kaynağıdır. İçeriğindeki vitaminler ve koruyucu maddelerle sağlık açısından büyük öneme sahiptir,” dedi.

İhracat Kısıtlamaları ve Ekonomik Sorunlar

Sarıbal, zeytin ve zeytinyağının iç ve dış piyasalarda ticari bir değere sahip olduğunu belirterek, “ABD, İspanya ve Suudi Arabistan gibi ülkelerle yapılan ihracat, dökme zeytinyağı ihracatındaki kısıtlamalar nedeniyle olumsuz etkilenmiştir. Son üç yılda dökme varil zeytinyağı ihracatı 4 kez yasaklandı ve bu yasaklar çiftçilerimizin aleyhine sonuçlandı,” dedi. Fiyatların, kısıtlamalar sonrası 180 TL’den 350 TL’ye kadar yükseldiğini belirtti.

2024 Hasat Dönemi Beklentileri

2024 hasat dönemine yaklaşırken, Gemlik, Mudanya, Orhangazi ve İznik ilçelerinde 250 bin tonun üzerinde zeytin rekoltesi beklentisi olduğunu ifade eden Sarıbal, “Bu yıl yağlık zeytin oranının artması bekleniyor. Ancak zeytin, var yılı ve yok yılı olarak bilinen bir ürün olduğundan çiftçilerin iki yılın gelirini karşılayacak şekilde kazanç sağlaması gerekmekte,” dedi.

Maliyet Artışları ve Çiftçiye Yansıması

Zeytin üretim maliyetlerinde işçilik, gübre, mazot ve tarım ilaçları gibi girdilerde %30 ile %100 arasında artışlar yaşandığını vurgulayan Sarıbal, “Bir yıllık enflasyon oranları TÜİK’e göre %60, ENAG verilerine göre ise %100 seviyelerinde gerçekleşti,” dedi. İklim koşullarının da zeytin rekoltesini etkilediğini belirtti.

Hükümetten Talepler

Sarıbal, zeytin desteklerinin artırılması gerektiğini belirterek, “Hükümet, ihracatta kaybedilen pazarların geri kazanılması için kota, yasak ve kısıtlamaları gündeme getirmemeli ve yurtdışında güvenilir politikalar oluşturmalıdır,” çağrısında bulundu. Ayrıca, Tarım Bakanlığı’nın zeytin ve zeytinyağının önemini vurgulamak için eğitim programları düzenlemesi gerektiğini ifade etti.

Talep, Beklenti ve Öneriler

1. Merkezi Hükümetten ve Tarım Bakanlığından Beklentiler

– Tane desteğinin beş yıl boyunca 15 kuruştan 20 kuruşa çıkarılması yetersiz kalmıştır. Hızla daha yüksek bir seviyeye çıkarılması gerekmektedir. Zeytinyağı desteğinin ise 7 yıldır kilogram başına 80 kuruştan 1 TL’ye çıkarılması da yeterli olmamıştır ve daha gerçekçi bir seviyeye yükseltilmesi beklenmektedir.

– İhracatta kaybedilen pazarın geri kazanılması için kota, yasak ve kısıtlamaların yeniden gündeme getirilmemesi; yurtdışı pazarına güven veren söylem ve politikaların hayata geçirilmesi gerekmektedir.

– Dış ticarette kaybedilen rekabet gücünü yeniden sağlamak için zeytinyağı ihracatçılarına özel teşvikler sağlanmalıdır.

– Zeytin ve zeytinyağı alım-satımını yapan kurum, kuruluş ve işletmelere 1 yıl düşük faizli kredi sağlanmalıdır.

– Bakanlık, zeytin ve zeytinyağının önemini ve değerini kavratacak eğitim, reklam ve kültürel yöntemler uygulayarak başta okullar olmak üzere tüm kamu kurumlarında zeytin ve zeytinyağı tüketimini teşvik etmelidir, özendirmelidir.

2. Piyasadan Beklentiler

– Bölgemizde zeytin alanında belirleyici ve etkin olan Marmarabirlik ve Tarım Kredi Kooperatifleri, güçlerini kullanarak fiyatları maliyet + refah payı gözeterek, enflasyonu da göz ardı etmeden belirlemelidir. Piyasadaki fiyat belirsizliği hızla giderilmelidir.

– Tarım Kredi Kooperatiflerinin, zeytin alım sürecinde bir çiftçi kurumu olarak bu kritik yılda çiftçinin yanında yer alması ve sorumluluk üstlenmesi gerekmektedir.

– Zeytin alımında Marmarabirlik ve diğer kurumlar, 180 adet/kg ile 230 adet/kg için kota uygulanmamalı

– Yağlık ürün alımları kota dışı tutulmalı ve kısıtlama getirilmemelidir.

– 230 ile 300 barem için fiyat yüksek belirlenmelidir çünkü bu barem, ağırlıklı ortalamayı belirleyen ürün baremi olduğu için çiftçinin gelirinde önemli rol oynamaktadır.

– Piyasadaki tüm alıcılar, ekonomik koşulları, çiftçinin girdi maliyetlerini ve verimli yılı göz önünde bulundurarak çiftçinin ihtiyaçlarına hitap edecek şekilde fiyatlandırma yapmalıdır.

Zeytin hasat sezonunun çiftçimize, halkımıza, ülkemize yararlar getirmesini bereketli olmasını diliyoruz…

Saygılarımızla…

Sarıbal, zeytin hasat sezonunun çiftçiler, halk ve ülke için bereketli olmasını dileyerek basın toplantısını sonlandırdı.